Avrupa Birliği'nin (AB) üye ülkelerin AB işleriyle ilgili bakanları, yılın son Genel İşler Konseyi toplantısı için Brüksel'de bir araya gelerek açıkladı.
İlgili Bakanlar, yarın düzenlenecek AB Liderler Zirvesi için hazırlık yaptı ve AB'nin 2022 gündem maddelerini ele aldı. Birliğin genişlemesiyle ilgili son durum görüşülürken toplantı sonrasında yayımlanan sonuç bildirisinde Türkiye ile ilgili değerlendirmeler de yer aldı.
Öncelikle AB'nin Türkiye ile iş birliğini ve karşılıklı faydaya dayalı bir ilişki geliştirmeyi istediğinin altının çizildiği bildiride, "Türkiye, aday ülke statüsünü koruyor ve birçok ortak ilgi alanında kilit ortak olmaya devam ediyor." denildi.
Bildiride "Konsey, Türkiye'nin yaklaşık 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapma ve ihtiyaçlarını karşılama konusundaki süregelen önemli çabalarını takdir ediyor. Mültecilere ve ev sahibi topluluklara taahhüt edilen AB yardımları zamanında sağlanacaktır." Cümleleri dikkat çekti.
Buna göre Türkiye'nin yaklaşık 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapması ve karşılığında anlaşılan yardımların verileceği açıkça yer aldı.
AB-Türkiye göç mutabakatının sonuç vermeye devam ettiği belirtilirken, Türkiye'ye, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni de kapsayacak şekilde mutabakatı eksiksiz ve ayrım gözetmeksizin uygulanması gerekliliği hatırlatıldı.
Bir dikkat çekici bölüm ise, Türkiye'ye demokrasi, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, yargı bağımsızlığı gibi konularda eleştiriler getirilen bildiride ülkenin pazar ekonomisinin gidişatıyla ilgili endişelerden söz edilmesi oldu.
AB Konseyi'nin Doğu Akdeniz'de tansiyonun düşürülmesinden duyduğu memnuniyet ifade edilirken, bunun sürdürülmesinin önemli olduğu ve AB'nin Türkiye ile ortak çıkar alanlarında aşamalı, orantılı ve tersine çevrilebilir ilişki kurmaya hazır olduğu belirtildi.
Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması'nı onaylamasından duyulan memnuniyetin ifade edildiği bildiride Türkiye'nin tampon bölge olarak, yaklaşık 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapması ve ihtiyaçlarını karşılaması takdir edildi ve karşılığının alınacağı belirtildi.
Türkiye'ye dış politika konularında AB ile uyumlu davranma çağrısı yinelenirken, Maraş konusuna da değinildi.
Maraş konusu ile ilgili olarak; "Konsey, Türkiye'nin Maraş ile ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi Kararlarına aykırı olan tek taraflı eylemlerini kınar. Maraş'ın statüsünün önemini ve BM Güvenlik Konseyi'nin özellikle 550, 789 ve 1251 sayılı kararlarına tam saygı gösterilmesi gerektiğini hatırlatır. Konsey, bu eylemlerin ve Ekim 2020'den bu yana Maraş'ta atılan tüm adımların geri alınmasını talep etmektedir" cümleleri bildiride yer aldı.
