Türkiye'de yaşanılanlar ve gelinen nokta sonrası basında "sağlıkta çığır açtık" ve "sağlıkta devrim" manşetlerinin hesabını soran manşetler başladı...
Son yıllarda sağlık konusunda yaşanılan çalışan hakları, ilaç zamları, doktor göçleri, şiddet, techizat alamama, randevu bulamama, kapanan poliklinikler, bulunamayan ilaçlar, doktor istifaları haberleri bitmiyor.
En son yaşanan doktor cinayeti sonrası ise Türkiye'nin gündemi ekonomiden sonra sağlık oldu.
Doktorsuz kalma riski ile karşı karşıya kalan vatandaşın da artık büyük ölçüde destek verdiği sağlık çalışanlarının süresiz iş bırakma eylemi ile de zaten "randevu sorunu" yaşayan sağlık sektörü korkutmaya başladı.
Bugün de Ankara'da hastaneden randevu alamadığını belirten bir vatandaş, Sağlık Bakanlığı önündeki Bilkent köprüsüne çıkarak intihar etmek isteyince durumun ciddiyeti bir kez daha ortaya çıktı.
İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, köprüye çıkan vatandaşı ikna ederek aşağıya indirdikten sonra emniyete götürülerek ifadesinin alındığını aktardı.
Büyükşehirler başta olmak üzere, Türkiye’nin dört bir yanındaki devlet hastanelerinde yoğunluk sebebiyle randevu sıkıntısı yaşanırken, sağlık çalışanlarının gördükleri şiddet ve tartışılan çalışma şartları nedeni ile istifa haberleri de çoğalmaya başladı.
Yaşanılan bu olay akıllara geçtiğimiz ayda bir ambulans şoförünün de, Ankara'da Sağlık Bakanlığı önünde kendisini araca kilitlemesini ve kurduğu, “Onkoloji hastasını taşıdım, 3 saat boyunca hastane hastane dolaştım ama hastayı bırakacak yer bulamadım. Vatandaşlara zarar vermek istemiyorum, Sağlık Bakanı'nın gelmesini istiyorum” sözlerini getirdi.
