Ülkenin ekonomisi öyle bir duruma geldi ki, artık gün bazında değil dakika bazında altın ve dolar takibi yapılıp, etiketler değişiyor. Alım gücü düşen halka ise akıl vermek kalıyor geriye.

Daha önce porsiyonları küçültmemiz ve tasarruflu olmamız talebi ile gündeme gelen önerilerin arkası kesilmiyor. Gazetelere, dergilere, bloglara, sosyal medyaya baktığınızda artık ilginç tasarruf yöntemleri görüyorsunuz.

Tüm haberlerin artık “daha ucuz” başlığı ve “tasarruflu ol” öğretileri ile yer aldığı ülkemizdeki son haber, son kullanma tarihi geçen yiyecekleri de yiyebileceğimiz şeklinde oldu.

Bazı televizyon kanallarında ve tabi ki bağlı haber gazetelerinde “Son kullanma tarihleri geçse bile yenebilecek 10 yiyecek”, “son kullanma tarihlerine rağmen değerlendirilecek yiyecekler”, “çöpe atmadan iyi düşünün” vb. şeklinde sunulan haberlerde son kullanma tarihine çok da takılmamamız gerektiği söyleniyor.

Peynir_Uretiminde_Kullanilan_Sut_Turleri

Marketlerin son kullanma tarihleri ile oynama haberlerine alışmıştık ama bu şekilde tüketiciyi cesaretlendiren haberler şimdilik alıştığımız haberler değil. Bu haberlere de ne zaman alışırız bilemeyiz ama marketlerin bu tarihleri uzatmalarda satışlarından edecekleri bir maddi gelir var, bunu tahmin ediyoruz ancak halkın sağlığını aslında ciddi tehdit eden bu haberlerin nasıl bir kazancı var bu şekildeki haberlerde biz bilemedik.

Gıdalardaki son kullanma etiketleri ile ilgili olarak, bu tarihlerin tam olarak ürünleri atıp yenilerini almamız gerektiğinin bir göstergesi olmadığını yazan ve bu nedenle aldığınız ürünleri bir süre geçtikten sonra direkt çöpe atmayın yiyebilirsiniz diye telkinde bulunan haber kanalları ne kadar güvenilir?

33531

Sıfır ve 2. El araç alacaklar dikkat! Araçlar zamlanıyor Sıfır ve 2. El araç alacaklar dikkat! Araçlar zamlanıyor

Olayın ciddi ve acı boyutu şu ki, son kullanma tarihi geçse bile yenmesi konusunda telkin edilen ürünler en tehlikeli ama en zorunlu tüketimi gereken yumurta, peynir, süt, yoğurt, soslar, et ve balık gibi ürünler olması.

Tarihi geçmiş olsa da yememizi önerdikleri gıdalar halkın zaruri olarak almak ve tüketmek zorunda olduğu temel ürünler ancak bir o kadar da zehirlenme olasılığı yüksek, riskli ürünler. Durum böyle olunca akıllara maddi alım gücü azalan aileleri acaba psikolojik olarak rahatlatmak mı istiyorlar sorusu geliyor. Tabi ya bulunca ucuza alınabilir tarihi geçmiş ürünler, ya da komşudan, kurumlardan yardım amaçlı kolayca temin edilebilir ve dolayısı ile yok yada alamıyorlar yenisini diye üzülmez halk. Aksi halde amaç ne olabilir? Zehirlenmeleri pahasına alım güçlerini sorgulamamaları olamaz tabi ki.

3538