Sosyal medyada "Javier Penja" ismiyle paylaşım yapan ve İstanbul'da kuryelik yaptığını belirten kuryenin paylaşımları sonrası, gündemde tutuklanıp tutuklanmadığı merak edilmeye başlandı.
Sosyal medyada "Javier Penja" ismiyle paylaşım yapan ve İstanbul'da kuryelik yaptığını belirten kuryenin paylaşımları sonrası, gündemde tutuklanıp tutuklanmadığı merak edilmeye başlandı.
Mülteciler hakkında verdiği bilgiler ve paylaştığı iddialar sonrası tutuklanmasının an meselesi olduğu konuşulan Javier Penja isminin kime ait olduğu da merak edildi.
Yaşanılan mülteci tacizlerinin ve risklerinin sanılandan çok daha vahim duruma gelerek sağlığımızı bile tehdit ettiğini, perde arkasında çok daha güçlü örgütlendiklerini anlatan sosyal medya kullanıcısı gündeme söyledikleri ile bomba gibi düşmüştü.
"Ben size gerçekleri anlatayım" diyen Javier Penja’nın dikkat çeken paylaşımları şu şekildeydi;
"Mülteci sorununu sadece sosyal medyadan yada tv den gördüğünüz kadar sanıyorsanız yanlıyorsunuz. Gelin size ben gerçeği anlatayım. Ben istanbulda kuryelik yapıyorum ve istanbul genelinde ortalama 200km yol yapıyorum.Pendikten silivriye her ilçeye her mahalleye giriyorum.
Herşeyden önce Esenyurt, Başakşehir, Beylikdüzü, Fatih, Bağcılar bu ilçelere belli bir süre sonra muhtemelen TC. Vatandaşı giremiyecek. Size kurye olarak gittiğim adreslerden bahsedeyim. Herşeyden önce hem suriyeliler hemde bizim partililerden bazıları diyor ya "Suriyeliler ekonimik olarak bize çok faydalı" diye külliyen yalan.
Bunun sebebi örneğin esenyurtta telefonu bozulan bir suriyeli telefonunu sirkecide işyeri olan bir tamirciye gönderiyor, yada altın takı alacak olan başakşehirdeki bir pakistanlı bağcılardaki pakistanlı kuyumcudan kurye ile aldırıyor alacağını.
Afganlar fatih ve yenikapıda bulunan kendi marketlerinden alışveriş yapıyorlar (bir çok defa afgan pirinci alıp teslim ettim) Şimdi gelelim işin sağlık boyutuna ve bu çok çok kötü, istanbul genelinde diş protezi yaptıran kişilerin %90 ı suriyelilerin merdiven altı protezlerini ağızlarına takıyor.
....................
Ama gelelim en tehlikelisine. Başakşehirde yine merdiven altı bir laboratuvar, ben günde bir kez mutlaka gidiyorum ki binlerce kurye var biri giriyor biri çıkıyor. Kan tüpleri yerlerde, kendim girip çıkarken maskesiz girmiyorum çıkarken bildiğiniz dezenfektan ile banyo yapıyorum.
Bir tane cihaz var onun yanındada ev tipi vestel arçelik buzdolapları test tüpleri heryerde ve bu tüplerin yarısı idrar yarı kan. Peki buraya bu tüpleri kim gönderiyor? Özel hastane diye gittiğiniz çoğu hastaneler ucuz diye buraya yolluyor.Gelelim zenginlerine başakşehirdeoturuyor çoğu.................."
