Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında konuştukları ve açıkladıkları ile ortaya resmen patlayacak bir bomba bıraktı.

Ümit Özdağ, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisi hakkındaki “Ben bu adamı adam yerine ve insan yerine koymam. İstihbarat elemanı olduğu apaçık bellidir” sözlerine de ayrıca yanıt verdiği konuşmasında dikkat çeken bilgiler paylaştı.

Ümit Özdağ, “Süleyman Soylu’nun televizyon programındaki konuşması nedeniyle Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunacağız” derken Emniyet ve Jandarma İstihbarat’ta kaydının olmadığını Bakan Soylu’nun görevi gereği bildiğini ifade ederek, Milli İstihbarat Teşkilatı’nda (MİT) görevli olup olmadığını da kuruma sorabileceğini söyledi.

Özdağ, Soylu’nun MİT ile ilgili açıklama yapmasının yasaya aykırı olduğunu belirtip “Eğer bunu açıklarsa hapse girer, çünkü kanun bunu yasaklıyor” diyerek açıklamalarına geçti.

Haziran 2015 ile Kasım 2015 seçimlerine dikkat çeken Ümit Özdağ, dönemin başbakanı, şimdiki Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na çağrı yaparak “Korkmayın, kamuoyunda baskı altında olduğunuzu gördük, o dönemde ne olduğunu açıklayın” dedi.  

Ümit Özdağ, 2015 seçimlerinde yaşananlara benzer şekilde, “Seçim odaklı sığınmacılar üzerinden şiddet dalgası planı” yapıldığını öne sürdü.

Devlet yetkililerinin hapishanede bulunan ve ağır ceza almış bir kişiyi ziyaret ettiğini açıklayan  Ümit Özdağ, “İki ayrı suçu var. Yargıtay Savcısı bir suçtan onanmasını istedi, diğeri için ise ekdik evrak var diyerek mahkemeye döndü. İşte bu kişiyle görüşerek, benim aleyhimde konuşması karşılığında, yargıya müdahale ederek, kendisine yardımcı olacaklarını söylemişler. Bu rezalet olmanın ötesinde bir gelişme” dedi.

DAVUTOĞLU NE DEMİŞTİ?

Ahmet Davutoğlu’nun 2019 yılında, Sakarya'da katıldığı bir programda "Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz. Bizi bugün eleştirenler, insan yüzüne çıkamaz” sözleri ile akıllara kazınmış ama devamını getirmemesi  yada getirememesi ayrıca bir soru işareti oluşturmuştu.

2015 SEÇİMLERİNDE VE SEÇİM SÜRECİNDE NELER YAŞANDI?

Ankara'da 'Barış'a Bomba

Davutoğlu’nun sözleri 7 Haziran- 1 Kasım 2015 tarihleri arasında yaşananları hatırlatmıştı ki Türkiye'yi sarsan bu beş aylık dönemin kritik olayları şöyleydi:

Türkiye 7 Haziran seçimlerine, 5 Haziran’da Diyarbakır’daki HDP mitingine yönelik bombalı saldırının etkisinde girmiş,  IŞİD tarafından üstlenilen saldırıda 5 kişi yaşamını yitirmiş, 400’e yakın kişi de yaralanmıştı.

17 Temmuz 2015 tarihinde ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP ve HDP’lilerin katılımıyla açıklanan 10 maddelik ‘Dolmabahçe Mutabakatı’nı tanımadığını açıklamıştı ki bu gelişme ile çözüm süreci de rafa kalkmış oldu.

İcralık ve hacizlik olanlar için son şans! TBMM onayından geçti ve borçlar silinecek! İcralık ve hacizlik olanlar için son şans! TBMM onayından geçti ve borçlar silinecek!

20 Temmuz'da Şanlıurfa’nın Suriye sınırındaki Suruç ilçesinde, sınırın öte yanındaki Kobani’ye yardım götürmek üzere toplanan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyelerinin basın açıklaması yaptığı sırada intihar saldırısı düzenlenmiş, IŞİD tarafından düzenlenen canlı bomba saldırısı sonucu 33 kişi ölmüş, 100’den fazla kişi yaralanmıştı.

Suruç katliamından yalnızca iki gün sonra, çözüm sürecinin sonunu getiren ve perde arkası hala ortaya çıkarılmayan bir diğer olay ise 22 Temmuz 2015 tarihinde Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde yaşandı. İlçedeki iki polis, evlerinde başlarından vurularak öldürülmesiydi. PKK önce kendilerine bağlı “Apocu Fedailer” adlı bir grubun saldırıyı gerçekleştirdiğini ilan etse de, sonraki günlerde olay ile ilgisi olmadığını açıklamıştı.

Ceylanpınar saldırısını önce sahiplenen sonra reddeden PKK ateşkesi sona ermiş, PKK saldırılarının başlaması ile art arda ölüm haberleri gelmeye başlarken, 10 Ağustos’ta Demokratik Bölgeler Partisi'nin (DBP) de içinde olduğu Şırnak Halk Meclisi, ‘öz yönetim' ilan etmişti.

7 Haziran'dan sonra AKP ile CHP arasında başlayan hükümet kurma görüşmeleri sonuçsuz kalmış Cumhurbaşkanı Erdoğan 26 Ağustos 2015 tarihinde seçimlerin yenilenmesi kararını vermişti.

7 Haziran-1 Kasım arasındaki sürecinde yaşanan en acı olaylardan biri de 10 Ekim’de Ankara’daki barış mitingine yapılan IŞİD saldırısı olmuş, iki canlı bombanın saldırısında 102 kişi yaşamını yitirmişti.  

7 Haziran seçimlerinden sonra adeta ‘kabus dolu’ beş ay yaşayan Türkiye, 1 Kasım 2015’te yeniden sandık başında gitmiş, beklenildiği üzere de AKP, yüzde 49,5 oy ve 317 milletvekili ile sandıktan tek başına iktidar olarak çıkmayı sonunda böylece başarmıştı.