"Belgeli şikayetlerimize bile işlem yapılmıyor" diyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş isyan etti...
"Belgeli şikayetlerimize bile işlem yapılmıyor" diyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş isyan etti...
Göreve geldiklerinden bu yana 80’in üzerinde kapsamlı dosya için suç duyurusunda bulunduklarını belirten Mansur Yavaş, “Bunlardan sadece 9’u ile ilgili İçişleri Bakanlığı’ndan müfettiş geldi” diyerek durumun vahametini anlattı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi , önceki dönemlere ilişkin önemli yolsuzlukları araştırmaya ve gündeme getirmeye devam ederken bir yandan da Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuyor.
Ancak bu suç duyurularından sonuç alınamazken, tüm muhalif belediyeler ve isimlerle ilgili en küçük bir ihbar, hatta televizyonda geçen konuşmaların bile ardından İçişleri Bakanlığı tarafından anında mülkiye müfettişi gönderilip, gözaltı kararları dikkat çekiyor.
Tüm iktidara muhalif belediye başkanlarının yakındığı ortak bir konu; önceki dönem yolsuzluklarının ve suçlarının araştırlmayıp, açılan davaların veya şikayetlerin kapatılması.
Konu ile ilgili olarak bugüne dek 50 ayrı konuda Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını, şirketlerde ortaya çıkarılan yolsuzluklarla birlikte 80'in üzerinde kapsamlı dosya hazırlandığını anlatan Mansur Yavaş, şunları söyledi:
“Aleyhimizde şikayet olursa hemen koşturan, dedikoduya bile müfettiş gönderen İçişleri Bakanlığı, bizim belgeli şikayetlerimize işlem yapmıyor. Savcılığa 80'in üzerinde şikayetimiz var. Bunlardan sadece 9'u ile ilgili İçişleri Bakanlığı'ndan müfettiş geldi. Oysa bizimle ilgili Twitter mesajı, televizyonda yapılan konuşmalar üzerine hemen müfettiş geliyor. Mülkiye müfettişlerinin bizimle ilgili soruşturma izni verilmemesiyle ilgili görüşüne rağmen, İçişleri Bakanlığı'nın inisiyatif kullanarak soruşturma izni vermesinin tamamen siyasi olduğunu düşünüyorum. Artık itibar suikastı yapılıyor. "
"Bu kadar aç insan varken, ‘proje yapıyoruz' deyip de çöp projelere Ankara halkının milyonlarca, milyarlarca lirasını batıran, usulsüzlük yapan insanlardan bunun hesabının sorulması gerektiğine inanıyoruz. ‘Sorulması gerekiyor' diyoruz ama maalesef pek öyle görünmüyor.”
Bu arada Sözcü'ye konuşan Mansur Yavaş gelen soru üzerine, Ankara Şentepe'den Yenimahalle'ye teleferikle yolcu taşınması ve arızalar ile ilgili “Arızalar artık bıktıracak düzeyde. Tamiratına yüklü miktarda para vermemize rağmen sürekli arıza yapıyor. Vatandaş yukarıda bekliyor. Bunu söküp atmak lazım. Teleferikle taşıma mı olur?” diyor.
Mansur Yavaş, kaymakamların uygulamalarından ve siyasi tavırlarından da büyük rahatsızlık duyulduğunu kaydederken şunları anlattı:
“Belediyenin özelleştirilen Belbesan firması var. Bu firma usulsüz özelleştirildiği için savcılığa verdik. Gayrimenkulde kullanım süresi bitmesine rağmen, Etimesgut Kaymakamı boşaltmıyor. Etimesgut Kaymakamı'nı savcılığa şikayet ettik. Ayrıca boşaltmayan kaymakamlara kira kaybı nedeniyle tazminat davası açacağız. Etimesgut, Çankaya, Altındağ kaymakamlıklarına tahliye yapmadıkları için ihtar çektik. Etimesgut'u savcılığa verdik. Sonuç itibariyle bunların hepsinden belediyenin kira kaybı var. 10 yılı dolmuş artık işgal durumunda. Kanun değişti ‘işgalcidir' diyor. Biz görevi devralıncaya kadar kaymakamlar bu tahliyeleri yaparken, biz görevi devraldıktan sonra yapmamaya başladılar. Neden kaynaklanıyor? Bunu da İçişleri Bakanı'na sormak lazım niye görev yapmadıklarını. Belediyenin buralarda müthiş zararları var.”
Yavaş, mezbelelik halindeki Ankapark'ın son durumuyla ilgili ise şunları söyledi:
“Enteresan bir şekilde Ankapark'ta da yargı kararlarıyla karşılaştık. Örneğin; kiracılarımızı çalıştırmadıkları için ‘çıkın' dememiz üzerine ‘Bize müdahale ettiler' diye dava açtılar. Hakim 50 bin lira karşılığı tedbir verdi. Davayı belediye olarak biz kazandık ama tedbir kalkmadı. Hakim tedbiri kaldırmadı. Dosya, şimdi istinafta bekliyor. Biz ayrıca tahliye davası açtık. O tahliye davasındaki hakim de ilk açılan davanın sonucunu bekliyor. Bekletme kararı aldı ve duruşmayı Hazirana bıraktı.”
“Bu arada hiç olmazsa 100 tane hırsız yakalandı orada. Kabloları kesip satıyorlar. Geçtiğimiz günlerde de firma iflasını istedi. İflas olunca otomatikman sözleşme sona ermesine rağmen Yenimahalle Kaymakamlığı'na yazı yazdık ‘Burayı bize verin' diye. Onlar da İçişleri Bakanlığına sormuşlar. Hâlâ sonuç bekliyoruz. Orada tam 801 milyon dolar çürüyor. Ama bakıyoruz bazı siyasiler televizyona çıkıyorlar ‘Ankaparkı niye işletmiyorsunuz?' diye bizi suçluyorlar. Artık buna ben ‘pişkinlik' diyorum başka bir şey demiyorum. Hatalı proje de olsa, devasa rakamlar da harcanmış olsa ortada bir mal var ve bu malın mutlaka bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Halka soracağız”
