Bildiğiniz üzere orijinali Antalya Demreli olan ve bizlerin Noel Baba olarak bildiği St. Nikholaos Antalya'da doğmuş, büyümüş ve ölmüş olan bir aziz. Fakat İtalya’da öyle bir gelişme yaşandı ki Noel Baba hikayesi tekrar gündeme geldi.
1,6 trilyon dolarlık marka değeriyle dünyanın en değerli markası, geyiklerin sürdüğü kızağı ve evlerin bacalarından girip, çocuklara hediyeler dağıttığına inanılan Noel Baba İtalya’da bir papazın açıklaması ile ülke gündemine oturdu.
İtalya'da Aziz Nicola gününde bir etkinlikte konuşan Piskopos Antonio Stagliano, "Noel Baba gerçek değil" açıklamalarıyla tepkilerin odağı olup ülke basınında geniş yer buldu. Haberlerde dinleyiciler arasındaki çocukların yaşadığı tramvaya dikkat çekilirken ebeveynlerin ise dehşete kapıldığı ifade edildi.
Gösterilen tepkilerden sonra Piskopos ise "Noel Baba'nın, kökleri Aziz Nicola'ya dayanan hayali bir karakter olduğunu ama Aziz Nicola gibi tarihi bir kişi olmadığını söyledim. Sadece anneler kızdı, çocuklar zaten Noel Baba'nın aslında babaları ya da amca-dayıları olduğunu biliyor" dedi.
Sicilya'nın Noto kentinde 6 Aralık Aziz Nicola gününde düzenlenen bir etkinlikte konuşan Piskopos Stagliano, "Noel Baba gerçek değil. Kırmızı kıyafeti de reklam amaçlı olarak Coca Cola tarafından icat edildi" şeklinde bir söylemde bulundu.
Tepkilerin odağında olan konuşmada Piskopos, Noel Baba figürünün dayandırıldığı Demreli Aziz Nicola'nın hediye dağıtmadığını, yoksullara yardım ettiğini de vurgulayarak "Öyleyse Noel Baba'ya sormak istiyorum: Afedersin ama Noel Baba, neden yalnızca parası olanlara hediye götürüyorsun? Açlıktan ölen çocuklar yok mu, niye onlara gitmiyorsun? Demreli Aziz Nicola o hiçbir şeyi olmayan çocuklara gidiyordu” dedi.
Peki ülkeyi bu kadar sarsan Piskopos Antonio Stagliano ne kadar haklı? Bu tepkilerin ne kadarını hak ediyor diye bakalım.
Artık bir dünya markası olarak, herkesin bildiği, her eve giren, yılbaşında bütün insanların ve çocukların buluştuğu bambaşka bir fenomen haline gelen, Antalya'nın Kaş ilçesindeki Patara'da doğan ve yaşamını da Demre ilçesindeki Myra'da sürdüren Noel Baba'nın (St. Nikholaos) Patara'da oralı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geliyor. Gençliğinde ve olgun yaşlarında Myra-Demre'ye gidiyor ve kilisesini ve ruhban okulunu kuruyor ve orada yaşamını sürdürüyor.
Çocuklara olan düşkünlüğü ile hatırlanan Noel Baba, çocukları koruyan, çocuklara hediye alan biri olarak tanınıyor ancak bugün ki dünyadaki Noel Baba figürü ve görüntüsünün hikayesi ise gerçekten de 1929 krizi sırasında Coca Cola'nın ekonomik darlıktan çıkmak için yeni bir yol araması ile başlıyor.
Krizden bir yıl sonra 1930'da İsveçli sanatçı Haddon, yeni bir Noel Baba çiziyor. Artık Haddon'un çizdiği Noel Baba kırmızı giysiler içinde, kukuletalı bildiğimiz Noel Baba'nın rengini taşıyor. Giysilerin rengi, Coca Cola'nın rengi doğal olarak. Piyasada saniyede 10 bin sattığını bildiğimiz Coca Cola meselesi aslında böyle doğuyor ve o ekonomik krizden bu şekilde sıyrılıyor.
Yani aslında Piskopos Antonio Stagliano haklı ancak belki konuşma yeri ve zamanı yanlış. Bu bilgilerin kaynağı ise değerli akademisyen ve Myra- Antik Kenti Kazı Başkanı, Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Nevzat Çevik. Eğer daha fazla bilgi istiyorsanız Noel Baba hakkında Sayın Nevzat Çeliğ’in bir iki açıklaması daha var;
1087'de bir talihsizlik yaşandığını, İtalyan Barili tüccarların mezarından kemiklerini alıp, Bari'ye götürdüklerini ve adına St. Nikholaos Kilisesi yaptıklarını dile getiren Prof. Dr. Çevik, sonrasında Bari'nin de bir inanç merkezi haline geldiğini ve ardından dünyanın birçok ülkesinde bine yakın St. Nikholaos kilisesi kurulduğunu anlattı. Prof. Dr. Çevik, kemiklerin 1087'de Bari'ye götürülmesiyle beraber aslında St. Nikholaos'un Anadolu'daki lokal yaygınlığının ötesinde dünyaya yayılarak, tamamen evrensel bir aziz haline geldiğini söylüyor.
Hollandalıların 17'nci yüzyıldan sonra St. Nikholaos'u Amerika'ya taşıdığını belirten Prof. Dr. Çevik, “Hollandalılar kurduğu için eski adı New Amsterdam olan Newyork'a götürüyorlar. Bu şekilde Amerikan kıtasına da taşınmış. Asıl Nikholaos'un bugünkü marketing markası haline gelmesi ve kırmızılı giysiler içinde onu görmeye başlamamızın hikayesi de orada başlıyor. 1929'da büyük ekonomik kriz çıkıyor ve satış yapamayan markalar yol aramaya başlıyor. Aslında Thomas Nast 1863'te ilk karikatür çizimlerini yapıyor, çok dini mesaj vermeyen, biraz daha seküler çizimler" diyerek durumu aktarıyor.
